Üst Manşet

21-07-2025

13:20

Avrupa Yeni Döneme Hazırlanıyor: Aşırı Sağ Dalgası AB Siyasetini Değiştiriyor

Avrupa Yeni Döneme Hazırlanıyor: Aşırı Sağ Dalgası AB Siyasetini Değiştiriyor

Avrupa Yeni Döneme Hazırlanıyor: Aşırı Sağ Dalgası AB Siyasetini Değiştiriyor

Avrupa’da Aşırı Sağ’ın Yükselişi AB Politikalarını Nasıl Etkileyecek?
  • 208
  • 0

Son Avrupa Parlamentosu seçimleri, kıta siyasetinde önemli bir kırılma noktasına işaret ediyor. Geleneksel merkez partilerin yıllar süren hâkimiyeti yerini daha uçlarda konumlanan partilerin yükselişine bırakıyor. Aşırı sağ partiler, göç politikaları, ulusal egemenlik ve Avrupa bütünleşmesine karşı söylemleriyle seçimlerden güçlenerek çıktı. Bu durum, Avrupa Birliği'nin geleceğini şekillendirecek köklü değişimlerin habercisi olarak yorumlanıyor.

Seçimlerin Ardından Ortaya Çıkan Tablo

Fransa’da Marine Le Pen’in partisi Rassemblement National, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un ittifakını açık farkla geride bıraktı. Almanya’da ise AfD (Almanya için Alternatif) ikinci parti konumuna yükseldi. Hollanda ve Avusturya gibi ülkelerde de benzer bir tablo dikkat çekiyor. Bu yükseliş, yalnızca ulusal parlamentolarda değil, Avrupa Parlamentosu’nun dengelerinde de belirleyici olacak bir etki yaratıyor.

Aşırı Sağ Partilerin Ortak Söylemleri

Göç karşıtlığı, İslamofobi, Avrupa Birliği bürokrasisine tepki ve “ulusal kimliğin korunması” gibi söylemler aşırı sağın ortak çatısını oluşturuyor. Özellikle Ukrayna-Rusya savaşı sonrası artan ekonomik kaygılar ve enerji krizleri, bu tür partilerin popülist vaatlerini daha çekici hale getirdi. Aşırı sağ, seçmenlerin değişen beklentilerine hızlı yanıt vermesiyle geleneksel partilerin önüne geçti.

Brüksel'de Yeni Denge Arayışı

Avrupa Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu’ndaki merkez partiler, bu siyasi tabloya uyum sağlamak için yeni stratejiler geliştiriyor. Bazı partiler daha katı göç politikaları ve “Avrupa değerleri” vurgusunu artırma yoluna giderken, bazıları ise koalisyon denklemlerinde aşırı sağ partileri dışarda tutmanın yollarını arıyor. Ancak aşırı sağın temsil gücünün artması, karar alma süreçlerinde daha sert tartışmalara neden olabilir.

Demokrasi ve Özgürlükler Üzerindeki Etkiler

Uzmanlar, aşırı sağın Avrupa siyasetindeki etkisinin sadece kurumlarla sınırlı kalmayacağını; ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü ve yargı bağımsızlığı gibi temel demokratik kazanımları da tehdit edebileceğini söylüyor. Bazı ülkelerde, medya üzerindeki baskılar ve sivil toplum kuruluşlarına yönelik kısıtlamalar, bu kaygıları doğrular nitelikte.

Türkiye ve Diğer Ülkelerle İlişkiler Nasıl Etkilenecek?

Aşırı sağın dış politika vizyonu da Avrupa’nın küresel konumunu etkileyecek. Türkiye ile mülteci anlaşmaları, Gümrük Birliği güncellemeleri ve AB üyelik süreci gibi başlıklarda daha sert bir tutum bekleniyor. Ayrıca Çin, ABD ve Rusya ile ilişkilerde milliyetçi çıkarların öne çıkarılması, Avrupa’nın dış politikadaki esnekliğini azaltabilir.

Sonuç: Avrupa Nereye Gidiyor?

Avrupa’da siyasi haritanın bu şekilde değişmesi, sadece kıtanın iç dinamiklerini değil, küresel dengeleri de etkileyecek. Seçmenlerin değişen yönelimi, siyasette yeni aktörlerin önünü açarken, birlik içinde uyumun korunması daha da zor hale geliyor. Avrupa, şimdi hem içeride hem dışarıda daha gergin, daha bölünmüş ve daha mücadeleci bir döneme giriyor.

Yorumlar (0)

Yorum Yaz

Öne Çıkanlar!

Neler Popüler

Son Yazılar

Bülten'e Kayıt Olun

Bildirim Almak İçin E-Postanızı Girin.