Üst Manşet

23-11-2025

15:19

Türkiye’de Dijital Şiddet ve Israrlı Takip Artıyor: 2024 Raporundan Çarpıcı Sonuçlar

Türkiye’de Dijital Şiddet ve Israrlı Takip Artıyor: 2024 Raporundan Çarpıcı Sonuçlar

Türkiye’de Dijital Şiddet ve Israrlı Takip Artıyor: 2024 Raporundan Çarpıcı Sonuçlar

Kadına Şiddet Raporunda Karanlık Tablo: 10 Ayda 235 Kadın Öldürüldü, Dijital Şiddet Yükselişte
  • 5
  • 0

Türkiye’de kadınlara yönelik şiddet, her yıl daha görünür hâle gelirken 2024 verileri sorunun giderek derinleştiğini ortaya koyuyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun açıklamasına göre bu yılın ilk 10 ayında 235 kadın öldürüldü, 247 kadın ise şüpheli şekilde ölü bulundu. Sayılar, yalnızca fiziksel şiddetin değil, aynı zamanda psikolojik ve dijital şiddetin de yaygınlaştığını gösteriyor.

Kadınların güvenlik arayışını gözler önüne seren bir diğer veri ise Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı'nın raporu. Vakfa geçen yıl 1.027 kadın ilk kez başvuruda bulundu, bu sayı hem ekonomik baskıların hem de artan şiddet türlerinin bir yansıması olarak değerlendiriliyor.

 Türkiye’de Kadına Yönelik Şiddetin Görünümü

Kadına yönelik şiddet; fiziksel, cinsel, ekonomik ve psikolojik boyutlarıyla varlığını sürdürürken son yıllarda dijital şiddet, ısrarlı takip ve sosyal medya üzerinden taciz gibi yeni şiddet türleri öne çıkıyor.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı koordinasyonunda yürütülen “Türkiye’de Kadına Yönelik Şiddet Araştırması-2024” kapsamında, Türkiye’nin farklı bölgelerinden 18 bin 275 kadınla yüz yüze görüşüldü. Bu geniş katılımlı saha çalışması, kadınların maruz kaldığı şiddetin boyutlarını ve türlerini ayrıntılı bir şekilde ortaya koydu.

Raporda, kadınların özellikle dijital platformlarda karşılaştığı şiddet türlerinin arttığı vurgulanıyor. Bu tür şiddet, fiziksel temas içermese de kadınlar üzerinde ciddi travma, baskı ve korku oluşturuyor.

Dijital Şiddet: Yeni Nesil Tehdit

Raporda yer alan dijital şiddet tanımları arasında şunlar bulunuyor:

  • Telefon, e-posta veya sosyal medya üzerinden tehdit veya hakaret

  • Kişisel görüntülerin izinsiz paylaşılması veya paylaşma tehdidi

  • Çevrim içi hesapların ele geçirilmesi ya da izinsiz takip edilmesi

  • Sosyal medya üzerinden taciz ve manipülasyon

Görüşülen kadınların dikkat çekici bir kısmı, dijital şiddetin hayatlarını doğrudan etkilediğini ve sürekli bir takip edilme hissi yarattığını belirtti. Uzmanlar, dijital çağ ile birlikte şiddetin yöntem değiştirdiğini, artık cep telefonlarının bile birer baskı aracına dönüşebildiğini ifade ediyor.

Israrlı Takip (Stalking) Endişe Verici Boyutta

Raporda öne çıkan bir diğer başlık ise ısrarlı takip. Kadınların önemli bir bölümü, eski eşleri, partnerleri veya tanımadıkları kişiler tarafından:

  • Sürekli arandıklarını

  • Sosyal medya hesaplarının takip edildiğini

  • Ev veya iş yerlerinin gözetlendiğini

  • Fiziksel olarak izlendiğini

belirtiyor.

Israrlı takip davranışları; çoğu zaman psikolojik şiddetin ilk adımlarından biri olarak görülüyor ve pek çok kadın cinayetinin öncesinde bu tür belirtiler tespit ediliyor. Uzmanlar, bu nedenle erken müdahalenin hayati önem taşıdığını vurguluyor.

Uzmanlar Uyarıyor: “Dijital Şiddet Fiziksel Şiddetin Habercisi Olabilir”

Sosyologlar ve hukuk uzmanları, dijital şiddetin hafife alınmaması gerektiğini belirterek şu görüşü paylaşıyor:

“Dijital ortamda başlayan tehdit, taciz veya hesap işgalleri zamanla fiziksel şiddete dönüşebilir. Şiddetin hangi formda başladığından çok, erken fark edilip durdurulması önemlidir.”

Uzmanlara göre, dijital şiddet mağduru kadınların ilk adım olarak delil toplamaları, engelleme ve güvenlik ayarlarını etkin şekilde kullanmaları, ardından ilgili kurumlara başvurmaları gerekiyor.

Kadınların Başvuru Sayısı Arttı: Sığınaklar Daha Fazla Talep Alıyor

Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı'na geçen yıl 1.027 kadının ilk kez başvurması, kadına yönelik şiddetin giderek daha geniş bir kitlenin gündelik yaşamını etkilediğini gösteriyor.

Başvuruların büyük bir kısmı:

  • Ev içi şiddet

  • Psikolojik baskı

  • Ekonomik şiddet

  • Dijital şiddet

  • Tehdit ve ısrarlı takip

gibi nedenlerle yapılıyor.

Sığınak ve destek merkezleri, hem sosyal hem psikolojik hem de hukuki destek sağlayarak kadınların güvenli alanlara erişmesini mümkün kılıyor.

Yorumlar (0)

Yorum Yaz

Biliyor Musun?

Öne Çıkanlar!

Neler Popüler

Son Yazılar

Editör'ün Seçtikleri

Bülten'e Kayıt Olun

Bildirim Almak İçin E-Postanızı Girin.